Mola verdiğinde yeterince dinlenememek, verdiği moladan sonra asla toparlanamamak gibi durumlar size tanıdık geliyorsa bu yazı sizin için!
Hepimiz bir mola verebiliriz. COVID-19 salgını nedeniyle, birçoğumuz için, her şey artık evde gerçekleşiyor. Diğer yandan bu, birçoğumuz için sınırsız bir avuç abur cubur için sürekli mutfağa gidip gelmek anlamına gelebilir. Daha verimli olmak için neler yapabileceğimizi derledik:
1. Temel bilgiler: herhangi bir ara, ara vermemekten iyidir.
Uygulamalı Bilişsel Psikoloji alanında yapılan bir çalışmada, beş farklı mola türünün başa baş karşılaştırması yapıldı. Herkesten 45 dakika boyunca sürekli dikkat gerektiren bir göreve odaklanması istendi. Ortada, katılımcılar telefonlarında çalmak, sessizce oturmak, bir Coldplay şarkısı dinlemek, bir Coldplay videosu izlemek için 5 dakikalık bir ara verdi. Hiç mola vermeyen gruba kıyasla, her mola koşulunda performans daha iyiydi.
2. İşinizden farklı bir mola verin.
Birçoğumuz için, masaüstü ekranımıza bakmaktan vazgeçmek, telefonumuza bakmak demek. YouTube’u izleyeceğiz, Twitter’da gezeceğiz veya Instagram’daki en son yayınları yakalayacağız. Eğlenceli, ama bu ekranlı moladan sonra başka bir ekrana geri dönüyoruz.
3. Molalarınız sık sık raydan çıkıyorsa, sizi çalışma zihninde tutan molalar verin.
İşimize kısa bir ara vermek için bu molaları yaptığımızda buna “verimli erteleme” denir, ancak aynı tür görevler – postayı sıralamak veya geniş otoparklı açık parkları çevrimiçi aramak gibi verimli ama kolay şeyler- de mola vermek için mükemmel olabilir.
4. Bir mikro-mola verin.
Melbourne Üniversitesinden araştırmacılar, bilgisayar ekranlarında “3” dışında herhangi bir sayısal rakam göründüğünde katılımcılardan bir bilgisayar tuşuna basmalarını istedi. Görevin ortasında, katılımcıların yarısına sadece 40 saniye boyunca çıplak beton çatılı bir binanın resmi, diğer yarısına 40 saniye boyunca çiçekli yeşil bir çatının resmi gösterildi; yani kısa süre için de olsa mola çağrışımı yaptıran bir resim. Yeşil çatıyı görenler sonraki görevlerinde daha az hata yaptılar.
5. Sabah molası için öğleden sonrası çöküşünü takas edin
Uygulamalı Psikoloji Dergisi’nden yapılan bir araştırma, sabah ara vermenin daha verimli olduğunu buldu.
6. Akışı kesmeyin.
Sırf “yapmanız gerektiğini” düşündüğünüz için ara vermeyin. Molaların karanlık tarafı, odağınızı geri almanın zor olabileceğidir, bu nedenle mutlu bir şekilde çalışıyoranız, frenlere basmaya gerek yoktur.
7 ve son: Dinlenme zamanı geldiğinde, tam dinlenin!
İşiniz bittikten sonra, istediğiniz gibi dinlenin. Çalışma haftanız e-postanıza bağlı kalmaya devam ederse, hafta sonu veya en azından pazar gecesine kadar bunları geride bırakmaya cesaret edin. Akşamları ve hafta sonlarını, yapılacaklar listenizi bir kenara bırakmak, sizi tamamen işten uzaklaştırmak ve arkadaşlarınızı ve ailenizi görmek için etkinlikler yapın.
BONUS!
İşte düşünmenin başka bir yolu: Kedilerden ilham alın! Dinlendiklerinde, tamamen dinlenirler. E-postaları kontrol etmezler veya pazartesi sabahı hakkında düşünmezler. Güneşli bir yer bulur ve gündemdeki tek şeymiş gibi dinlenirler. Çünkü öyledir!
Psychology Today – Ellen Hendriksen, Ph.D.
Hazırlayan: Nil Aydın
