27 Temmuz 2024, Cumartesi
spot_img

Duyusal Adaptasyon

Kolunuza taktığınız saati bir süre sonra hissetmediğinizi farkettiniz mi? Ya da kullandığınız parfümün kokusunu bir süre sonra hissetmediğiniz oldu mu?

Duyusal adaptasyon, duyu reseptörleri uzun süre uyaranlara maruz kaldığında meydana gelen bir olaydır. Uyarana bağlı olarak, reseptörler yanıt verme yeteneklerini artırabilir veya azaltabilir ve uyarana karşı gelişmiş veya azalmış bir duyarlılık geliştirebilir. Duyusal adaptasyon, temel beş duyumuzla gerçekleşebilir. Bunlar, görme, işitme, koku alma, dokunma ve tat almadır.

Günlük yaşamda birçok duyusal adaptasyon örneği vardır. İşitme duyumuz için bir duyusal adaptasyon örneği, trafik sesidir. Çevremizdeki gürültüye uyum sağlarız. Kalabalık caddelerde yaşıyorsak, genellikle pencerelerinin dışındaki sürekli akan trafiğin sesini bile fark etmeyiz. Ancak, daha az trafiğin olduğu daha kırsal bir bölgeden biri ziyarete gelirse, muhtemelen bu sürekli akan trafik sesini can sıkıcı bulacaktır.

Koku duyusu ile çok fazla duyusal adaptasyon örneği vardır. Sigara içenler sigara kokusunu fark etmeseler de, sigara içmeyenler genellikle sigara kokusunu yoğun bir şekilde algılayabilirler. Sigara içen bir arkadaşımızla birlikteysek, sadece sigara içen kişinin kokusunu almakla kalmaz, kokuyu kıyafetlerimizde, saçlarımızda ve diğer eşyalarımızda uzun süre koklamaya devam ederiz. Benzer şekilde, ağır kokan kolonya veya parfümümüz olduğunda, zamanla kokuyu fark etmeyiz. Buna karşılık, gün boyunca bizimle karşılaşan diğer insanlar, parfüm veya kolonya kokusunu ağır bulurlar.

Vücudumuzun görme sistemi ortamdaki ışığın yoğunluk düzeyine kendiliğinden alışabilmektedir. Bu adaptasyon, karanlık bir odadan aydınlık bir alana çıktığımızda gerçekleşir. Başlangıçta parlaklık rahatsız edici gelebilir, ancak zamanla gözler gözbebeği büyüklüğündeki değişikliklere uyum sağlar ve parlaklık aynı yoğunlukta olmasına rağmen parlak ışık artık gözleri incitmez.

Deri reseptörlerindeki dokunma hissi de aynı şekilde çalışır. Başlangıçta bir saat ya da bir takı takarsak, onun derimizde bıraktığı hissi fark ederiz. Fakat dakikalar içinde duyusal adaptasyon devreye giriyor ve artık onların hissini bileğimizde görmüyoruz. Bununla birlikte, bileziği bileğimizde daha yükseğe hareket ettirerek deri alıcılarımızın dikkatini tekrar çekersek, ancak birkaç dakika sonra tekrar duyusal adaptasyon gerçekleşir.

Hazırlayan: Gözde Kılınç

İlgili Yazılar

spot_img

Son Yazılar