Ian Leslie’e göre meraklılık; zeka, süreklilik ve yeniliğe açlığın kombinasyonu. Peki daha meraklı olmanın yolları neler?
1. Akıllıca oku ve kişisel ilgilerinin peşinden git!
Herhangi bir şey sana ilgi çekici geliyorsa, her şeyi bırak ve o konuyu çalış. İlgili olma hissi nörolojik bir sinyal gibi işler ve bizi sorgulamanın verimli alanlarına yönlendirir.
2. Başkalarının akıllarıyla aklını parlat!
Leonardo da Vinci’nin yapılacaklar listesinden bir sayfaya göz atalım!
-Milano’nun hesaplamalarını yeniden çöz.
-Corte Vecchio’nun hesaplamalarını keşfet.
-Milano’yu çiz.
-Usta Antonio’ya harçların gün içinde ya da gecede nasıl konumlandığını sor.
-Usta Gienotto’nun Tatar Yayı çizimlerine çalış.
Leonardo’nun ilgisi oldukça geniş aralığa yayılmış. Ayrıca, listenin yarısından fazlası onun başkalarının görüşlerini dikkate aldığını, onların bilgilerinden faydalandığını gösteriyor. Bunu dikkate alarak; Leonardo’nun yolunu takip etmek ve beynimizi başkalarınınkilerle parlatmamızın bizi geliştireceğini söylemek mümkün.
3. Kitapçılara, kütüphanelere git ve onları fiziksel olarak keşfet!
Arama motorları dünyasında sorularımızın tam cevabını bulmakta hiç güçlük yaşamıyoruz fakat bu yüzden şans eseri edineceğimiz bilgilere de hiç ulaşamıyoruz. Kitapçıya giderek bilgiye ulaşmaya çalışmamız ise daha fazla bilgi ile karşılaşmamıza neden olacak. Bu nedenle, bilgisayarını biraz kapat ve haydi keşfetmeye başla
4. Aptalca sorular sormaya gönüllü ol!
ChemicalMike Parker’ın CEO’su Mike Parker şöyle diyor: “Birçok kötü liderlik soru soramamaktan, ya da soru sorma isteksizliğinden geliyor. Benden çok daha zeki olan birçok insanın, liderlikte başarısız olduklarını izledim. Zekice konuşuyorlar, çok şey biliyorlar, ama soru sormada iyi değiller. Bu sebeple, kendi bilgileri oldukça iyi olsa da, çevrelerinde neler döndüklerin keşfetme konusunda o kadar da iyi değiller. Bu da başarısızlık getiriyor.” Bu nedenle birçok soru sormaya gönüllü ol, aptalca görünüyor olsalar bile!
5. Birçok bilgi edin, sadece Google’a güvenme!
Sir Ken Robinson’un TED için yaptığı, “Do Schools Kill Creativity? başlıklı konuşmasına bir göz atın. Burada, meraklılık, yaratıcılık ve öğrenmek üzerine birçok güzel noktayı keşfedeceksiniz. Kısaca özetlemek gerekirse, bilgiler yaratıcılığı öldürmez. Aksine yaratıcılığa imkân verir. Böylece kendimizi, zihnimizi beslemek yerine ne kadar Google’a kaptırırsak, o kadar yaratıcılıktan uzaklaşıyor olacağız.
6. Her şeyle ilgilenen bir uzman ol!
Bir ya da iki şeyi derinlemesine bilmek ve onlarla yetinmek, geçmişte kalmış bir çare. Şimdilerdeyse gereken daha geniş düşünmek, karar verirken tüm olasılıkları değerlendirmek ve başka değerlere sahip insanlarla daha rahat çalışabilmek önemli. Bu sebeple birden fazla konuya hâkim ol.
7. Yalnızca bulmacalara değil, bilinmezlere de odaklan!
Gregory Treverton’a göreyse: “Bulmacaların kesin bir cevabı var. Bir kere o cevabı bulduysan, o artık asla bulmaca olmuyor. Bilinmezler, gizemler ise kesinlikle öyle değil. Kesin olarak yanıtlanamıyor, cevaplar bilinen ve bilinmeyen birçok faktöre bağlı.” Bu sebeple, sadece bilinene odaklanma, kendini geliştirmek için, bilinmezleri de çözmeye çalış!
Hazırlayan: Elif Yıldız
