Sizce bir mantar en fazla neye benzeyebilir? Belki de birçoğunuzun aklına böyle bir cevap gelmemiştir. Bu farklı özelliklere sahip mantarı merak ediyorsanız bu yazı tam size göre!
Doğa tek kelimeyle eşsizdir. Ve bu gezegen birçok harika canlıya ev sahipliği yapmaktadır. Bu harika canlılardan biri de ametist mantarıdır.
Ametist mantarı yani “Elaeomyxa Cerifera” ilk olarak 1942’de keşfedildi. Bu egzotik mantar yakın zamanda bilim insanı Sarah Llyod tarafından ele geçirildi. Sarah Llyod bunlardan bazılarını kendi çevresinde buldu ve sonra bu mantarlar hakkında her şeyi öğrenmeye karar verdi. Bu mantarları evinin etrafında bulan Sarah Lloyd, 1700’den fazla mantar türünü içinde bulunduran bir koleksiyona sahiptir.
Bu ametist mantarı, tüm galaksiyi üç parlak ve çarpıcı renkte içeriyor gibi görünmektedir.
Bu mantarın meyve veren yapıları, mor, gümüş ve yeşilin parlak tonlarındadır ve bir disko topu gibi parıldayan kısmı sporları serbest bırakmak için açılır. Parıltılı görünüm aslında sporların salınmasından sonra oluşan bir balçık kalıbıdır.
Ametist mantarı, renkli balçık küfleri ve çalı bitkileri açısından zengin bir bölge olan Kuzey Tazmanya’ya özgü bir mantardır.
Zamanının çoğunu parlak mantar toplamakla geçiren bilim insanı ve araştırmacı Sarah Lloyd’a göre, doğru ekipmana sahipseniz ve nereye bakacağınızı biliyorsanız, bu güzellikler bölgede kolayca bulunabilir.
Sağlık ve yenilebilirlik açısından düşünüldüğünde ise bu ametist mantarı sözde yenilebilir olsa da, topraktan arsenik emer ve tadı oldukça rahatsız edicidir.
Hazırlayan: Dilan Sari
