24 Kasım 2024, Pazar
spot_img

Oyun Bağımlılığı Sosyal Fobiyi Etkiliyor

Misketten bez bebeklere, atari salonlarından evimizdeki bilgisayarlara doğru oyunlar, M.Ö. 2000 yılından günümüze kadar büyük bir serüvene sahip. Peki keyifle ve hevesle hatırlanan oyunlar bizlere zarar verebilir mi? Oyun bağımlığının ne olduğunu ve sosyal fobinin oyunlara olan etkisini sizler için derledik.

Bağımlılık, bir maddenin amacı dışında kullanılması ve o maddeye karşı geliştirilen tolerans sonucu maddenin giderek artan miktarda alınması, madde kullanımının azaltılması takdirinde kişide yoksunluk belirtileri göstermesi, fiziksel ve psikolojik anlamda kişinin yıpranması olarak tanımlanabilir.

Peki yukarıdaki tanıma göre oyunların da amacı dışında kullanılabileceğini, oyun bağımlılığının olabileceğini ve sosyal fobiye etki edebileceğini düşünür müydünüz? Gelin inceleyelim.

Oyun aslında kökeni Mısır, Antik Yunan, Sümer gibi eski medeniyetlere dayanan; yetenek ve zeka geliştiren, belirli kuralları olan, iyi vakit geçirmeyi ve eğlenmeyi sağlayan bir araç olarak tanımlayabiliriz. Topaç, misket gibi oyuncaklardan atari salonlarına, gelişen teknoloji ile atari salonlarından evlerimizdeki bilgisayarlara kadar oturduğumuz koltuktan dahi oyunlara kolaylıkla erişebiliyoruz.
Böylesine keyif veren oyunların teknoloji ile harmanlanması oldukça büyüleyici görünse de dijital oyunlar zamanla birer bağımlılık haline dönüşerek günlük hayatımıza etki edebiliyor.

Kişinin aynı anda birden fazla dikkat dağıtıcı uyaranla karşılaşması, oyun içerisinde yeni şeyler keşfetme arzusunun gittikçe artması, oyunlardaki karakterlerin kişiliğine bürünerek kendinde olmayan özellikleri benimseyebiliyor olması, oyun karakterlerini istediği gibi özelleştirebilmesi ve dış dünyadan koparak gerçeklerden kaçabiliyor olması dijital oyunlara olan bağlılığı artırmaktadır.
Shaffer’e göre bir davranışın bağımlılığa dönüşebilmesi için kişinin aşağıdaki 3 özelliğe sahip olması gerekmektedir:

1)O şeyi devamlı çokça istemek,
2)O şey için kendini tutamamak,
3)O şey için direnmek.

Bu 3 özelliği ise dijital oyunlara olan bağlılığa indirgersek bireyin bir zaman sonra oyunlara olan toleransının azaldığını, oyunlara daha çok vakit ayırmak istediğini ve bağlı olduğu oyunlara bağımlı olabileceğini gözlemleyebiliriz.

Bağlılıktan bağımlılığa olan bu süreçte is bu bağımlılığa sebep olabilecek ya da bu bağımlılığının sonucu olabilecek önemli bir unsur var: sosyal fobi.
Sosyal fobi kişinin başkası karşısında yaşamış olduğu korkuyu ve anksiyeteyi ifade etmektedir. Farklı ortamlarda ve yabancı kişilerin yanında kaygı seviyeleri artmaktadır. Eleştiriye ve ikili ilişkilere karşı oldukça hassas olan sosyal fobi sahibi kişiler; içedönük, az ve kısık sesle konuşmayı seven, kendini ifade etmekten kaçınan, yaşamlarında korku ve kaçınma davranışlarına oldukça yer veren özelliklere sahiptirler.

Online oyunlarda ise sosyal fobiye sahip bireyler, sosyal etkileşimin hangi dozda olabileceğine karar verebilmekle beraber fiziksel bir ortamda bulunmadıkları için sadece sözlü iletişimin bulunduğu online oyun ortamında kendilerini daha rahat hissetmektedirler. Sosyal fobi sahibi bireyler geçmişlerinde yaşamış oldukları ve utanç duydukları herhangi bir durumda dijital oyunlara yönelme eğilimi gerçekleştirirken zamanla oyunlara bağımlı olan bir birey ise yalnızca sözlü iletişimin bulunduğu ortamlardan sıyrılıp fiziksel ortamlarda bulunmakta zorluk çekebilmektedirler.

Kaynak

Kapak Görseli

İlgili Yazılar

spot_img

Son Yazılar